15 Ağustos 2007 Çarşamba

Y Harfi İle Başlayan Kız Bebek İsimleri

Yağan : gökten yere dökülen
Yağış : yağma, yağan, yağmur ya da kar
Yağmur : Havadaki su buharının su damlaları halinde yere düşmesi
Yağmurca : bir tür geyik, yağmurca
Yakut : Aliminyum oksit, yapısında parlak kırmızı renkli değerli taş
Yalaz : yalım, alev, alaz
Yalaza : yalım, alev, alaz
Yalazay : yalımlanan Ay, yalımlı Ay
Yamaç : dağın eğik yüzeyi, bayır
Yapıncak : bir tür benekli beyaz üzüm
Yaprak : Ağaç ve bitkilerin yeşil kısımları
Yaprakgül : gül yaprağıışığı, Güneş aydınlığı, çakan ışık, şimşek
Yarpuz : su kıyılarında yetişen, güzel kokulu bir ot
Yasa : töre, gelenek, kural, buyruk, düzen
Yasemin : Yaprakları tek damarlı, beyaz kırmızı ya da sarı renkli çiçekleri olan bir bitki
Yaşa : hiç ölme, yaşamını sürdür
Yaşam : canlıda, doğumdan ölüme değin geçen süre
Yaşar : ölmez, yaşamını sürdürür
Yaşıl : yaşla ilgili, yaş gibi, taze, yeşil
Yaşın : ışık, çakan ışık, yıldırım, şimşek
Yayla : (Öz Türkçede "yaz" mevsimi anlamında olan "yay"dan) Kışı sert, yazı serin olan olan dağlık yer; yaz aylarında Bir süre kalınan yüksek ve serin, dağlık yer
Yazgülü : (genellikle yazın doğan kız çocuklarına verilir) yazları açan gül
Yegül : yeğni, ağırlığı az, hafif
Yelda : Uzun ve siyah / Yılın en uzun gecesi
Yeldem : eli çabuk, çabuk iş gören
Yeliz : Yel ve iz rüzgar ve izi anlamında
Yener : üstün gelir, üter, yengi kazanır
Yeniay : Ay'ın ilk günlerindeki hali, ayça, hilal
Yenisey : Orta Asya'nın en büyük ırmaklarından birinin adı
Yepelek : ince yapılı, ince, narin
Yeşil : sarı ile mavinin karışımıyla ortaya çıkan, bitki yapraklarının çoğunda görülen renk, yaprak rengi
Yeşim : yeşil renkte çok değerli bir taş
Yeter : (artık çocuk istemeyenler son çocukalrına verirler) yetişir
Yıldan : belli bir yıl ile ilgili
Yıldız : Gökyüzünde geceleri görülen ışıklı gök cisimlerinin adı.
Yıldızhan : oğuzların Bozok kolunun inandığı üç gök tanrısından biri
Yonca : Birçok türü bulunan bitki
Yosun : Çiçeksiz bitkilerin, suların yüzünde ve dibinde bulunan bir türü
Yönal : Belli bir yöne doğrul
Yönel : Yüzünü belli bir yöne doğru çevirmek
Yöntem : bir ereğe ulaşmak için tutulan düzenli yol
Yudum : bir içimlik sıvı, bir içişte yutulacak miktar
Yumak : top biçiminde sarılmış yün ya da pamuk iplik
Yumuk : henüz açılmamış çiçek, gonca, yumulmuş, kapanmış, tombul
Yurdagül : ülkeye gül, yurda gül olarak doğmuş
Yurdagülen : yurda, ülkeye gülümseyen, ülkeye gelen
Yurdakul : yurt için ülke için kul olan, ülkenin kulu
Yurdanur : ülkeye, yurda ışık, aydınlık olan,
Yurday : ülkeye Ay, yurda Ay gibi doğan
Yurdeşen : yurdu, ülkesi mutlu ve şenli
Yurdum : ülkem benim olan, yurt, benim yurdum
Yurdun : benim değil
egemen olarak yaşanılan toprak parçası Ülke, insanın doğup büyüdüğü yer, vatan
Yurtsal : yurtla ülkeyle ilgili
Yurtsay : "Yurdu say, yurda saygı göster"
Yurtsev : "yurdu sev"
Yurtseven : ülkesini, yurdunu seven, yurt sevgisi olan
Yurtsevil : yurt gibi çok sevilesin
Yurtsevin : yurt gibi sevinesin
Yuva : kuşların ve kimi hayvanların yumurtlamak, yavrulamak, kuluçkaya yatmak Ya da yavrularını büyütmek için yaptıkları küçük barınak, aile ocağı ev
Yüce : yüksek, büyük, ulu erişilmez
Yücel : Yüceleş, yüksel, büyüdükçe büyü, ulu ol, yüce ol
Yücelen : yüceleşen, yükselen, yüce olan
Yücelt : yücelmesini sağla, yüceleştir, yükselt
Yücelten : yüceleşmesini sağlayan, yüceleştiren, yüce bir duruma getiren
Yüksel : Özellikle manevi anlamda yüce ol
Yükselen : bulunduğu yerden daha yükseğe çıkan, ilerleyen
Yükselir : yüksekleşir, yücelir, ilerler