11 Aralık 2007 Salı

Kız çocuğu bir nimettir

Kız, çocuğu olunca üzülmek, hele hele anneyi suçlamak çok yanlıştır.

Kur’an-ı kerimde mealen, (Allah dilediğine kız, dilediğine erkek çocuk bahşeder. Kimine hem erkek, hem kız çocuğu verir, dilediğini de kısır bırakır. Her şeyi hakkı ile bilen ve her şeye gücü yeten ancak Allah’tır) buyuruldu. (Şura 49, 50)

Peygamber efendimiz, (Kız çocuklarını hor görmeyin) buyurdu. Hor görmek dini bilmemekten ileri gelir. Hayırlı evlat istemelidir. Hayırlı olmadıktan sonra, kız veya erkek olmuş ne fark eder?

Dinimizde, kadının ve kız çocuklarının fazileti büyüktür. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Kızlarınızı altın ve gümüş ile süsleyin! Elbiseleri güzel olsun! İtibar kazanmaları için en güzel hediyelerle ihsanda bulunun!) [Hakim]

(Kız çocuğunu güzelce terbiye edip, Allahü teâlânın verdiği nimetlerle bolluk içinde yedirir giydirirse, o kız çocuğu onun için bir bereket olur, Cehennemden kurtulup kolayca Cennete girmesine vesile olur.)
[Taberani]

(İki kız evladına güzel muamele eden, mutlaka Cennete girer.)
[İbni Mace]

(İki kızı veya iki kız kardeşi olup da, maişetlerini güzelce sağlayanla Cennette beraber oluruz.)
[Tirmizi]

(Çarşıdan aldığı şeyleri, erkek çocuklardan önce kız çocuklarına verene Allahü teâlâ rahmetle nazar eder. Allahü teâlâ, rahmetle nazar ettiğine de azap etmez.)
[Harâiti]

(Çarşıdan turfanda meyve alıp evine getiren, sadaka sevabı alır. Getirdiği meyveyi, erkek çocuklarından önce kız çocuklarına versin! Kadınları, kızları sevindiren, Allah korkusundan ağlayanlar gibi sevap kazanır. Allah korkusundan ağlayanın bedeni de Cehenneme haram olur.)
[İbni Adiy]

(Üç kızına, ihtiyaçtan kurtulana kadar iyi bakan, yedirip giydiren, elbette Cenneti kazanır.)
[Ebu Davud]

(Üç kız veya kız kardeşinin geçim veya başka sıkıntılarına katlananı, Allahü teâlâ Cennete koyar.)
Eshab-ı kiramdan biri, (İki tane olursa da aynı mıdır?) diye sual edince, Peygamber efendimiz (Evet, iki tane olursa da aynıdır) buyurdu. Başka birisi, (Ya bir tane olursa?) diye sual etti. Cevabında buyurdu ki: (Bir tane de olsa gene aynıdır.) [Hakim, Harâiti]

Görüldüğü gibi, kız ve kadınlara değer vermeyenler, müslümanlığı bilmeyen kimselerdir. Müslüman, dinini iyi öğrenip kadına layık olduğu değeri vermelidir!

Hadis-i şerifte buyuruldu ki:
(Kadınlara ancak asalet ve şeref sahibi kimse değer verir. Onları ancak kötü ve aşağılık kimseler hor görür.) [İ.Asakir]

Başlık parası denilen kötü âdetin, birçok yöreden kalktığını işitiyoruz. Halen bazı bölgelerde devam eden bu âdetin kaldırılmasına çalışmak gerekir.

Kız ve erkek çocukların öğrenme biçimleri farklı

Gaziantep Üniversitesi Eğitim Fakültesi öğretim görevlisi Yrd . Doç . Dr. Semih Summak , yapılan araştırmaların beyin kimyasından kaynaklanan farklılıkların kız ve erkek çocukların öğrenme biçimlerini de etkilediğini söyledi. İnsanın beyin yapılarındaki farklılaşmanın ana rahminde başladığını vurgulayan Summak , ABD `de konuyla ilgili deneysel araştırmaların yapıldığını ve `Gurian Enstitüsü `nün bu alandaki bulguları anne-babalar ve eğitimcilerin dikkatine sunduğunu kaydetti. Sınıf yönetimi ve öğretim yöntemlerinin yeni bir bakış açısıyla değerlendirilmesini gerektiren bilgilerin, doğum öncesinden üniversiteye kadar olan evreyi kapsadığını vurgulayan Summak , `Örneğin ana rahmi evresinde, kız bebeklerin, sağ veya sol beyin yarımküre baskınlığı (laterizasyonu) daha önce ortaya çıkıyor. Yine sağ ve sol beyin yarımküresini birbirine bağlayan iletişim ağı (corpus-collasum) kız çocuklarda daha büyük oluyor. Ana rahminde kız çocukların beyin kabuğu (korteks ) erkeklere göre daha hızlı gelişiyor. Kız çocuklar bu evrede, duygusal durumları erkeklere göre daha iyi ve incelikleri ile algılayabiliyorlar.` dedi. Cinsiyete bağlı beyin yapısını etkileyen bu farklılıkların doğum sonrası bebeklik ve çocukluk evresinde de devam ettiğine işaret eden Summak , kız çocukların sağ ve sol beyinleri arasında daha iyi iletişim kurduğunu ve erkeklere göre beyinlerini daha yüksek kapasiteli kullanabildiğini savundu. Erkek çocukların oynarken daha fazla alana gereksinim duyduğuna dikkat çeken Yrd . Doç . Dr. Semih Summak , kızların nispeten daha dar bir alanda oynayabildiğini bildirdi. Kız çocukların sosyal ilişkilerde insan dinamiklerine daha fazla önem verdiğini ifade eden Summak , şunları söyledi: `Bir olayda kurban konumundaki kişinin duygularıyla yakından ilgileniyorlar. Böylece kızlar erkeklere göre daha empatik (diğergam) olabiliyorlar. Erkekler duygularını hareket yoluyla ifade etmeye çalışırken, kız çocuklar duygularını ağırlıklı olarak kelimelerle anlatıyorlar. Hiperaktif çocukların yüzde 95`ini erkekler oluştururken, yüzde 5`ini kızlar oluşturuyor. İlköğretim döneminde (1-3. sınıflarda) erkekler çoktan seçmeli sınavlarda daha başarılı olurken, kızlar soruların birisi tarafından okunduğu, dinleyerek anlamayı gerektiren sınavlarda daha başarılı olabiliyorlar. Bu dönemde erkek çocuklar daha aydınlık ortamları tercih ederken, kız çocuklar az ışıkta erkeklere göre daha iyi görüyorlar. Kızlar okuma becerilerini daha kısa sürede geliştirirken, erkeklerin okuma hakimiyeti geliştirmeleri daha uzun zaman alabiliyor.` Kız ve erkek çocukların tutum, algı ve öğrenme biçimlerindeki çeşitliliğin beyin yapılarından kaynaklandığını vurgulayan Summak , anne ve baba ile öğretmenlerin bu durumu mutlaka dikkate almaları gerektiğini hatırlattı.

Kız çocukları ergenliğe erken giriyor!

Hızla artıyor...

Yüzde 1 civarında olması gerekirken, bazı araştırmalara göre yüzde 14’e çıktı. Çocuğunda meme büyümesi, kıllanma gibi belirtileri gören ebeveynler telaşla doktora koşuyor. Her yüz vakadan 90’ının nedeni belirsiz.

Uzmanları asıl korkutan ise daha seyrek rastlanan erkek çocukların erken ergenliği. Çünkü testis, beyin tümörleri, hormonal bozukluklar gibi ciddi hastalıkların belirtisi olabiliyor. Prof. Dr. Oya Ercan "Kızınız 8, oğlunuz 9 yaşından önce ergenliğe girdiyse doktora başvurmanızda yarar var" diyor.

Vücudu genç kız görünümünü aldığında Didem henüz 10 yaşını doldurmamıştı. Boyu 161 cm, ayakkabı numarası 36’ydı. Memeleri 8 yaşından itibaren büyümeye başlamıştı. İlköğretim ikinci sınıf öğrencisiydi. Çok utanıyordu. Ailesi hormonal hastalıktan şüphelenip doktora başvurdu. Hormon testleri, kemik yaşı ölçümleri, ultrason taramaları yapıldı. Erken ergenliğin nedeni arandı, somut belirtiye rastlanamadı.

Ailesi "bebekleri"nin genç kızlığa adım atmasını kabullenemiyordu. Endişeleri boyunun kısa kalmasıydı. Neyse ki boyu uzadı. 10. yaş gününü geride bıraktıktan 8 ay sonra ilk adetini gördü. Daha oyun çağından çıkmadan, kanamalarla, hijyenik pedlerle uğraşmak zordu. Bir süre sonra ailesi Didem’in görüntüsüne alıştı. Beklentileri değişti, genç kız gibi davranmasını istiyorlardı artık. Oysa kızlarının kafası karışıktı. Yaşıtlarından farklı görünmek huzursuz ediyordu. Ayrıca bebekleriyle oynamaya doyamamıştı.

Son yıllarda Didem gibi ergenliğe erken adım atan çocukların sayısı hızla artıyor. Kızların memeleri 8 yaşından önce gelişmeye başlıyor, pubik bölgelerinde kıllanma görülüyor, boyları hızla uzuyor. Aile ne olduğunu bile anlamadan adet görüyor çocuk. Erkekler ise 9 yaşından bile önce testis büyümesi, genital bölgede gelişme gibi belirtiler yaşıyor.

Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Pediatrik Endokrinoloji ve Adelosan Bilim Dalları Başkanı Prof. Dr. Oya Ercan, kızlarda erken ergenliğe geçişteki artışı 10 yıl önce fark etmeye başladığını anlatıyor. "Getirilen çocukların çoğu sosyo ekonomik düzeyi yüksek ailelerden. Aynı gelişme yoksul ailelerde de yaşanıyor ve durumu kabullenip doktora başvurmuyor olabilirler."

ANNELER KISA BOYDAN ENDİŞELİ BABALAR KABULLENMEKTE ZORLANIYOR

Kızlarını doktora getiren anne ve babaların olaya yaklaşımında şaşırtıcı bir farklılık var. Örneğin bir anne, 7 yaşında ergenliğe adım atan kızının 9 yaşında adet göreceğini öğrendiğinde, babaya oranla daha mantıklı tepki veriyor. Erken ergenliğin başında boyu hızla uzamaya başlayınca kızını manken yapma hayalleri kuran annelere bile gerçekleri kabul ettirmekte zorlanmıyor doktorlar. Adet görüp uzama durduğunda paniğe kapılan anneleri "Boyu benim kadar olsun yeter" fikrine alıştırıyorlar. Babalara gerçeği kabul ettirmek ise çok zor. Kızlarının çocukluğu yaşamamasına takılıyorlar. Erken ergenliği "bebekleri"ne yakıştırmıyor, kabullenmekte zorlanıyorlar.

Erken ergenlik sonucu oluşan boy kaybını engellemek mümkün. Çocuğun kemik yaşı yavaş ilerliyorsa sorun kendiliğinden çözülebiliyor. Tersi durumda gonadotropin hormonu salgısını artıracak ilaçlar veriliyor çocuğa. Ergenlik duruyor. Boy istenilen düzeye geldiğinde, ilaç kesilip, süreç yeniden başlatılıyor. Ercan, "Bu tedavinin etkili olması için adetten önce başlanması gerekir, adet başladıysa yapacak bir şey yok" diyor. Tedaviyle çocuk 3-5 santimetre kazanıyor. Yurtdışında bazı uzmanlar bu durumdaki çocukların hem ergenliğini durduruyor hem de büyüme hormonu veriyor.

Ergenliğin erken başlamasında çok sayıda faktör etkili. Son araştırmalar, çocuklarda artan obezite eğilimiyle bağlantılı olduğunu gösteriyor. 2-8 yaş arasında vücut kütle endeksi (boy kilo oranı) arttıkça ergenlik erkene kayıyor. Her bir puan artış, ergenlik zamanını yaklaşık 1.5 ay erkene çekiyor. Ergenlik çağındaki uzamayı 0.51 santimetre azaltıyor. Aslında obez çocuklar "boylarından yiyor."

6 YAŞINDAKİ CİNSEL TACİZCİ

Acıbadem Hastanesi Pediatrik Endokrinoloji Uzmanı, Büyüme ve Ergenlik Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Atilla Büyükgebiz’e göre erken ergenliğin hiçbir avantajı yok. Tam tersine, boy kısalığının yanı sıra birçok dezavantajı mevcut: Erken cinsel gelişme, psikolojik sorunlar, erken adet, erdokrin veya beyni ilgilendiren başka hastalıklar. Büyükdeniz özellikle psikolojik sorunların altını çiziyor: "Erken adet gören çocuk arkadaş çevresinden uzaklaşıp, yaşıtlarından kopabiliyor. Çok nadir de olsa erkek çocuklarda erken ergenliği cinsel saldırganlık izliyor. Örneğin 6 yaşındaki bir çocuk hastamız kadınlara sarkıntılık ediyordu. Ailesi otobüse bindirmekten çekiniyordu. Çocukta iyi huylu tümör saptandı."

ÜÇ AYRI TİPİ VAR

Erken ergenliğin üç ayrı tipi var: Erken ergenlik, erkence ergenlik ve hızlanmış ergenlik. 6 yaşından önce başladığında erken ergenlik kategorisine giriyor. Hastalık kabul ediliyor, tedavisi yapılıyor. Hızlandırılmış ergenlik ise kızlarda 8-10, erkeklerde 9-11 yaşında görülüyor. Son yıllarda görülmeye başlanan erkence ergenlik kategorisi ise doktorların hálá tartıştığı konulardan biri. Prof. Dr. Oya Ercan’a göre özen gösterilmesi gereken nazik bir durum: "Erkence ergenliğe girenlere müdahale etmek mi gerekir, yoksa testleri yapıp izlemeye mi alınmalı? İşte tıp şimdi bu konuda karar vermeye çalışıyor. Ben çocuğu iyice tetkik ettikten sonra, boyu çok kısaysa, hesaplar kısa kalacağını gösteriyorsa, ailesi onay verirse müdahale etmeyi, süreci durdurmayı tercih ederim. Oysa, hızlandırılmış ergenlik durumunda müdahale ederken çok düşünürüm."

EKRAN IŞIĞI ERGENLİĞİ TETİKLİYOR

İtalya’da Floransa Üniversitesi’ndeki araştırmacıları, TV başında uzun zaman geçiren çocuklarda melatonin oranın düşük olduğunu saptadı. Nedeni ekrandan yayılan ışık. Yetersiz melatonin, uyku ritmini bozuyor, ergenlik çağının başlangıcını düzenleyen sistemi değiştiriyor. Çocuklar hızlı büyüyor. Araştırmaya katılan 6-12 yaş arasındaki 74 öğrencinin tümünde aynı tablo saptandı: Bir hafta hiç TV seyretmeyince melatonin oranı yüzde 30 arttı. 1950-1990 arasında İtalyan kız çocuklarda ergenlik döneminin başlangıcı 10 yaş, erkeklerde 11 yaş civarındayken, son 10 yılda en az bir yıl erkene çekildi. Araştırmayı yürüten akademisyenlere göre başlıca neden, ekran ışığı.

UZAKDOĞULULAR BATILILARA SİYAHLAR BEYAZLARA ORANLA ERGENLİĞE DAHA ÖNCE GİRİYOR

Zengin ülkedeki çocuklar yoksul ülkedeki çocuklardan, kentte yaşayanlar kırda yaşayanlardan daha erken ergenliğe girer. Yoksul ülkelerin beslenme yetersizliği yaşayan çocuklarında ergenlik gecikir. Çünkü, ergenliğe giriş vücuttaki yağ oranının belli bir seviyeye çıkmasıyla başlar. Çocuklar genellikle 30 kilograma ulaştıklarında süreç başlar. Zayıf ve kısa boylular, şişman ve uzun boylu çocuklara göre, ergenlik çağına daha geç girer. Çünkü zayıf çocuğun hormon salgısı yetersizdir. Vücudunda yağ dokusu az olan atletler, balerinler, çok ağır spor yapanlarda ergenliğe giriş gecikir, kızlarda adet gecikmeleri gözlenebilir. Ergenlik yaşının düşmesinde, iyi beslenme kadar çevresel faktörlerin de etkisi var. Yani yediğimiz yemekte, yaşadığımız ortamda, kullandığımız eşyada bulunan hormon sistemini bozucu maddeler ergenliğe geçişi hızlandırıyor. Yüksek rakımlı ya da soğuk ülkelerde yaşayan çocuklar, deniz seviyesinde ve sıcak ülkelerde yaşayanlara göre ergenliğe daha geç girer. Siyah ırkta ergenlik, beyaz ırka göre erken başlar. Uzakdoğulu çocuklar ergenliğe, Batılılara oranla erken girer.

JAPON KIZLAR 4 YIL ÖNCE GİRİYOR

Ekonomik refahın artması, çocuk beslenmesinin değişmesi, proteinli gıda tüketiminin yükselmesi dünyada ergenlik yaşını düşürdü. Bu konudaki en çarpıcı örnek Japon genç kızlar. Japonya’da 1955’te kızlar 16 yaşında ergenliğe giriyordu. 1995’te ergenlik yaşı 12’ye düştü. 1955 ve 1995 yılları karşılaştırıldığında Japon kızların ağırlığı 11 kg artmış, boyları 12 cm uzamış.

4 Aralık 2007 Salı

Kız Çocuklarına Aman Dikkat

İngiltere'de yapılan bir araştırma, TV karşısında uzun oturan kız çocuklarının hormonal dengelerinin bozulduğunu ve erken ergenliğe girdiğini ortaya koydu.

Amerikan Psikoloji Derneği'nin raporuna göre, yaygın medyada kızların cinsel obje haline getirilmesi, yeni nesil kız çocuklarında yeme bozukluğu, öz saygı düşüklüğü ve depresyona yol açıyor.

Rapor ayrıca seksi giysilerin pazarlanması ve dört yaşındaki çocuklara uygun olmayan oyuncak bebeklerin satışını da eleştiriyor.

Raporu hazırlayanlar, kız çocukları daha olumlu yerlere yerleştiren imgelere yer verilmesi ve sağlıklı bir cinsel gelişimi teşvik edecek önlemler alınmasını istedi.

Amerikan Psikoloji Derneği'nden uzmanlar, dergiler, televizyonlar, video oyunları ve müzik kliplerindeki kız ve kadın imajının kız çocuklara zarar verdiğini kaydediyor.

Buna verilen bazı örnekler şöyle:

Genç pop yıldızları, seks objesi haline getiriliyor, küçük kızları hedef alan oyuncak bebeklere seksi giysiler giydiriliyor, 10 hatta 7 yaşındaki kız çocukları için g string iç çamaşırları üretiliyor, yetişkin modeller kız çocuğu giysileriyle poz veriyor.

İngiltere'deki Leeds Üniversitesi psikoloji profesörlerinden Andrew Hill de raporun vardığı sonuçları gerçeği yansıttığını kabul ederek ekliyor:

Gençlere yönelik hazırlanmış dergilere bakın, hepsinde tek bir konu var o da seks. Görsel anlamda kontrol altına alınmış bir toplumuz, insanlar hakkındaki görüşlerimizi nasıl göründükleri belirliyor."

Fazlası da azı da zarar ah şu hormonlar!

Adet kanamalarının başlamasıyla ergenliğe merhaba diyen genç kızda yavaş yavaş kadınsı değişimler de ortaya çıkar. Çünkü vücudu yöneten artık kadınlık hormonlarıdır. Ancak az ya da çok salgılanmaları, tüylenmeden kilo almaya kadar pek çok sorunun doğmasına neden olur. Hormon bozukluğu ilk ipucunu adet düzensizlikleri yaratarak verir. Bu yüzden adet aralığınızı iyi gözlemleyin.

Gelişim için vazgeçilmez olan hormonları; beyin, yumurtalık ve rahim üçgeni kontrol ediyor. Fertijin Kadın Sağlığı Merkezi"nin Direktörü Op. Dr. Seval Taşdemir, hormonların gizli dünyasının bilinmeyen yönlerini anlattı:

Genç kızlığa geçişte hormonal değişimler nasıl olur? Genç kızlığa geçiş döneminde hormonal değişimler; beyin, yumurtalıklar ve rahim üçgeninde gelişir. Beyinden yumurtalıklara salgılanan FSH, LH hormonları, yumurtalığı harekete geçirerek yumurtaların uyarılmasını sağlar. Östrojen ve progesteron hormonunun rahim iç tabakasını etkilemesi sonucunda da adet görülür ve hormon döngüsü tamamlanır. Bu dönemde adet düzensizliği sıkça görülür. Çünkü vücut yeni oluşan hormon dengesini kabullenmeye çalışmaktadır. Bu düzensizlik dönemi 1-2 yıllık bir süreci kapsar. Yine de hormon değerlerine bakılmasında fayda vardır. Normalin dışında bir gelişme yoksa dışarıdan hormon dengeleyici ilaçlar verilmeden önce bekleyip gözlem yapmak tercih edilmelidir.

Hangi hormonlar aktif hale geçer? Özellikle yumurtalarda üretim başladığı için vücutta, progesteron ve östrojen hormonları aktif hale gelir.

Bu dönemde hormonlar hangi işlevleri görür? Bu dönemde faaliyete geçen hormonlar, kadınlık hormonları olduğu için işlevleri; üreme fonksiyonlarının oluşmasına temel hazırlamaktır. Özellikle östrojen hormonu ile göğüsler büyümeye, kalçalar belirginleşmeye başlar, erojen bölgelerde kıllanmalar görülür. Yumurtlama sonrasında salgılanan progesteron hormonu ise rahim içini, adetten 12-16 gün öncesinde döllenmiş yumurtanın tutunmasına hazır hale getiren bir hormondur.

Hormon bozukluğu nasıl gelişir? Doğal dengeyi (beyin, yumurtalıklar ve rahim arasındaki uyum) sağlayan sistemde bir sorun yaşanması, hormon bozukluklarına neden olur. Bu durumun oluşmasında genetik faktörler, yumurtalık kistleri gibi etkenler neden olabilir. Kimi zaman da beyinden salgılanan hormonlar faaliyete geçmez. Bu durum, erken menopozun habercisidir. Kızların normal adet görme yaşı 12-13 tür. 14-15 yaşında olmasına rağmen hâlâ adet görmemişse bir kızın mutlaka bir jinekoloğa muayene olması gerekir. Gerekli görülürse hormon ilacına başlanır. Bu ilaçlar verilmezse seconder seks gelişimleri (göğüs büyümesi, kadınlığa özgü gelişimi) ilerlemeyeceğinden durum fiziki görüntüsüne yansıyacaktır.

Hormon düzensizliği ne anlama gelir? Vücuttaki hormonların düzenli salgılanamaması anlamına gelmektedir. Düzensizlik görülen hormonlar, kadınlık hormonları olabileceği gibi tiroit hormonları da olabilir.

Genç kızlarda görülebilen hormonal hastalıklar neler? Aşırı tüylenme dışında genç kızlarda görülebilen hormonal hastalıkların başında; yumurtlama fonksiyonlarının sağlıklı olmadığı 'polikistik over' sendromu geliyor. Bu hastalığın seyrinde genellikle tüylenme ve adet düzensizliği de görülür. Bunun dışında yumurtalık kistleri görülebiliyor. Bu kistler de hormonal dengesizliklere neden olabiliyor. Yine süt hormonu olan prolaktin hormonunun yüksek olması adet düzensizliğine ve göğüslerden süt gelmesine neden olabilir. Hatta göğüslerden süt gelmesi birçok genç kızda panik yaratır. Bu durum; prolaktin hormonunu baskılayıcı ilaçlarla tedavi edilebilir. Genç kızlarda görülen hormonal dengesizliklerden biri de tiroit hormonunun dengeli çalışmadığı durumlarda ortaya çıkar. Tiroit hormonundaki dengesizlik, üreme fonksiyonlarında bozukluklar görülmesine neden olur.

Tedavi edilmediğinde ilerleyen yıllarda nasıl sorunlar doğurur? Tüylenme iyice ilerler. Adet düzensizliği giderilmediği takdirde ileride yumurtlama fonksiyonlarının sağlıksız olmasına, aşırı kilo alımına neden olabilir. Hormonal dengesizlik kişinin beden sağlığını bozduğu gibi ruhsal dengesini sarsar.

Genç kızlığa ilk adım:Adet görme

Kızlar, ergenlik dönemine erkeklerden yaklaşık iki yıl daha erken giriyor. Genç kızlar için ergenlik dönemine geçiş ilk adet görmeyle başlıyor. Çocukluktan genç kızlığa adımlar, ancak vücut hazır olduğunda atılıyor. 10 yaşlarında başlayan fiziksel ve ruhsal değişim, 18 yaşına kadar sürüyor.

Genç kızlar için ergenlik dönemine geçiş ilk adet görmeyle başlar. Adet görmenin gecikmesi, beraberinde birçok başka sorunların varlığına işaret eder. Ferti-jin Kadın Sağlığı Merkezi'nden Op. Dr. Seval Taşdemir, bu dönemin en belirgin şikayetleri ve tedavi şekilleri hakkında detaylı bilgiler verdi:

* Ergenlik nasıl bir gelişimi kapsar?
Ergenlik dönemi, çocukluktan genç kızlığa adımların atıldığı bir dönemdir. Bu dönemde beden ve kişilik gelişimi çok hızlıdır. Kızlarda 10 yaşlarında başlayan bu değişim 18 yaşına dek devam eder. Sağlıklı bir kadın olabilmek için gerekli olan değişimlerin gerçekleştiği ergenlik döneminde; beyin ve üreme organları vücudun diğer bölümlerine 'hormonlar' adı verilen kimyasallar aracılığı ile mesajlar gönderir. Kızlar, ergenlik dönemine erkeklerden yaklaşık iki yıl daha önce girer. Bu büyüme ve gelişim sürecini kişinin kendisinin düzenlemesi mümkün değildir. Bu süreç ancak vücut hazır olduğunda başlar.

* Dış görünüşte nasıl değişiklikler olur?
Ergenlik döneminin başlaması ile beraber önce kalçalar yuvarlaklaşmaya başlar, bunu cinsel organların etrafında ve koltuk altında tüylerin belirmesi takip eder. Göğüslerin büyüklüğü ve şekli değişir. Bu değişiklikler, kişilere göre hızlı veya yavaş olabilir. Özellikle koltuk altında daha fazla terleme başlar. Bu dönemde hormonların etkisi ile ciltte yağlanma artar ve sivilceler çıkar. Ergenlik döneminden itibaren daha fazla salınmaya başlayan cinsiyet hormonlarının etkisi ile düzenli adet kanamaları başlar. Hormonların etkisi ile duygular ve davranışlar da değişir, psikolojik yapı değişerek, çocuk kişiliğinden genç kız kişiliğine geçilir.

* Herkeste aynı zamanda mı başlar?
Hayır. Birçok nedene bağlı olarak ergenlik herkeste farklı zamanlarda yaşanır. Her 100 gençten birinde ergenlik dönemi gecikir. Ergenliğe geçişte en sık yapısal nedenli gecikme gözlenir. Araştırdığınızda, ailenin diğer bireylerden bazılarının da ergenlik dönemine geç girdiği öğrenilir. Ayrıca şeker, astım, böbrek hastalıkları gibi kronik hastalıklar, beslenme bozuklukları, hipofiz ve tiroit bezlerindeki bozukluklar ile genetik hastalıklar ergenlik döneminin gecikmesine neden olur. Bu durumda genç kızın, ailesi ile beraber bir hekime başvurması gerekir.

* Ağır spor, gelişimi geciktirir mi?
Bu durumu, daha çok sporu kendine meslek edinmiş kişilerde görüyoruz. Çocukluğundan itibaren ağır sporlar yapan sporcularda, yoğun olarak adet gecikmesi görülüyor. Bunun en büyük nedeni de vücuttaki yağ dokusunun gelişiminin, seconder seks gelişimini engelleyecek kadar az olmasıdır. Bu durum fiziksel ve cinsel gelişimin gecikmesine neden olur. Günlük hayat içerisinde spor yapanlarda bu gibi etkiler gözlenmez.

* Sporun fazlası zararlı mı?
Fazla ve ağır spor yapan genç kızlarda, bu duruma beslenme bozukluğu eklendiğinde östrojen (kadınlık hormonu) azalır. Adet aralıklarının düzeni bozulur ve adet kanamasının hiç olmaması durumu gelişebilir. Östrojen eksikliğine bağlı kemik erimesi başlar. Ağır spor yapan kızların yüzde 60'ında hiç adet görmeme durumu yaşanır. Düzenli ve ağır spor yapan genç kızların şu bulgular görüldüğünde hemen hekime başvurması gerekir: Kilo kaybı, düzensiz adet kanamaları, yorgunluk, konsantrasyon bozukluğu, kas yaralanmaları, kemiklerde stres kırıkları. (bir travma olmadan meydana gelen kırıklar)

* Spora profesyonel olarak devam etmek istiyorsa?
Beslenme düzenlenerek, kalsiyum ve vitamin takviyesi yapılmalıdır. Gerektiğinde hormon ilaçları da kullanılabilir. Ancak unutulmamalıdır ki; fazla spor yapıldığında, adet kanmalarının tarihleri kaydedilip izlenmeli, öğün atlamadan düzenli beslenilmelidir.

* Adet sıklığında hormonların rolü ne?
Ergenlik döneminde beyinden gelen uyarılar, yumurtalıklardan östrojen ve progesteron adı verilen hormonların salınmasını sağlar. Adet aralığı bu hormonlar tarafından düzenlenir. Kız çocukları doğduğunda yumurtalıklarında n00 bin civarında yumurta vardır. Doğumdan ergenlik dönemine dek geçen sürede yumurtaların bir kısmı dejenere olur. Ergenlik ile birlikte her ay bir yumurta olgunlaşarak atılır. İlk adet kanamasına 'menarş' denir.

* Adet kanamaları hala başlamadıysa?
Adet kanamaları 9-16 yaşları arasında başlar. Spor yapan kızların yanı sıra çok zayıf olan ve gelişmenin başladığı dönemlerde kilo veren kızlarda da menarş gecikebilir.

* Adet kanamaları hangi sıklıkla olur?
Adet kanaması ayda bir olur. 25-30 gün arasında süren adet aralığı normaldir. Adet kanaması 37 gün sürer. İlk günlerde daha fazla olan kanama giderek azalır. Kanamalar her ay aynı şiddette olmayabilir. Bir ay daha fazla, diğer ay çok daha az olabilir.

* Adet kanamaları düzensizse?
Adet kanamaları; vücut ağırlığına, diyet yapılmasına, heyecan, stres, egzersiz ve hastalıklara bağlı olarak düzensizleşebilir. İlk yıllarda adet aralıklarının uzunluğu değişir. İlk 1-2 yıl düzensiz adet normaldir. Menarştan sonra üreme organları ve hormonların düzene girmesi zaman alır.

* Adet aralıkları çok uzunsa?
Bazı kızlar yılda sadece 3-n kez adet görür. Stres, ağır egzersiz, ani kilo kaybı ve diyet nedeniyle adet aralıkları bu kadar uzun sürebilir. Bunun dışında hormonal dengesizlikler de bu sürenin uzamasına yol açar. 'Polikistik over sendromu' adı verilen kilo fazlalığı, aşırı tüylenme ve adet düzensizliklerinin görüldüğü durumda, yılda sadece 3-4 kez adet görülür.

* Adet aralıklarının kısa olması ne anlama gelir?
Stres, bazı tip egzersizler ve yaşam tarzınızdaki değişiklikler nedeniyle, adet aralıkları 21 günden daha kısa sürebilir. Bu durumda hekime başvurarak kontrolden geçmek gerekir. Fazla kanama, kansızlığa neden olur. Adet kanamalarının kaç günde bir olduğunu, kanamanın kaç gün sürdüğünü, kanama miktarını not etmeniz; hekime başvurduğunuzda size yardımcı olur.

* Bir ay adet görmemek sorun mudur?
Stres, hastalık, kilo kaybı gibi nedenlere bağlı olarak birkaç ay adet görmeyebilirsiniz. Bu durumda doktora başvurmaya çekinmeyin.

* Adet döneminde hangi ürünler kullanılır?
Adet kanaması sırasında en sık kullanılan ürünler pedlerdir. Bir diğer yöntem ise ülkemizde çok yaygın olmayan tampon kullanımıdır. Genç kızlar için üretilmiş ve vajinanın girişindeki zara zarar vermeyen tipleri de vardır. Cinsel hayatı aktif olan kişiler tamponu daha rahat kullanır. Tampon kullanırken dikkat edilmesi gereken önemli noktalar vardır. 'Toksik şok sendromu' yaşanmaması için tampon kullanan kişilerin tamponu mutlaka n-6 saatte bir değiştirmeleri gerekir.

Genç Kızlarda Ergenlik Dönemi Sorunları

Ergenlik dönemi, çocukluktan genç kızlığa adımların atıldığı bir dönemdir. Bu dönemde bedensel gelişim ve kişilik gelişimi çok hızlıdır. Ferti-Jin Kadın Sağlığı ve Yardımcı Üreme Teknikleri Merkezi Klinik Direktörü Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op.Dr. Seval Taşdemir, Mynet okurları için yazdı.
Kızlarda -10 yaşlarında başlayan bu değişim 18 yaşına dek devam eder. Sağlıklı bir kadın olabilmek için gerekli olan değişimlerin gerçekleştiği ergenlik öneminde, beyin ve üreme organları vücudun diğer bölümlerine hormonlar adı verilen kimyasallar aracılığı ile mesajlar gönderir. Kızlar ergenlik dönemine erkeklerden yaklaşık iki yıl daha önce girer. Bu büyüme ve gelişim sürecini kişinin kendisinin düzenlemesi mümkün değildir. Bu süreç ancak vücut hazır olduğunda başlar.
Dış görünüşünüzde meydana gelen değişiklikler;
Ergenlik döneminin başlaması ile beraber önce kalçalar yuvarlaklaşmaya başlar, bunu cinsel organların etrafında ve koltuk altında tüylerin belirmesi takip eder. Göğüslerin büyüklüğü ve şekli değişir. Bu değişiklikler kişilere göre hızlı veya yavaş olabilir. Özellikle koltuk altından daha fazla terleme başlar. Bu dönemde hormonların etkisi ile ciltte yağlanma artar ve sivilceler çıkar.
Ergenlik döneminden itibaren daha fazla salınmaya başlayan cinsiyet hormonlarının etkisi ile adet kanamaları ve adet siklusları başlar. Hormonların etkisi ile duygular ve davranışlar da değişir, psikolojik yapı değişerek çocuk kişiliğinden genç kız kişiliğine geçilir.
Adet kanamaları hala başlamadıysa?
Adet kanamaları 9–16 yaşları arasında başlar. Spor yapan kızların yanında çok zayıf olan ve gelişmenin başladığı dönemlerde kilo veren kızlarda da menarş gecikebilir.
On beş yaşına gelinmesine rağmen hala adet kanaması başlamadıysa bir hekime başvurup kontrolden geçilmesi gerekir. Hekim genital organları kontrol eder. Bazı kızlarda vajinanın girişinde bulunan zarda normalde bulunması gereken ve adet kanının dışarı akmasına olanak veren açıklık bulunmaz. Çok nadir vakalarda ise vajina veya rahim gelişmemiş olabilir.
Adet Kanamaları Hangi Sıklıkla Olur?
Adet kanaması ayda bir olur. 25–30 gün arasında süren adet siklusları normaldir. Adet kanaması 3–7 gün sürer. İlk günlerde daha fazla olan kanama giderek azalır. Adet kanamalarının başladığı dönemlerde bu kanamalar her ay aynı şiddette olmayabilir. Bir ay daha fazla diğer ay çok daha az olabilir.
Adet Kanamaları Düzensizse?
Adet kanamaları vücut ağırlığına, diyet yapılmasına, heyecan, stres, egzersiz ve hastalıklardan etkilenerek düzensizleşebilir. İlk yıllarda adet sikluslarının uzunluğu değişir. İlk 1–2 yıl düzensiz adet görülmesi normaldir. Menarştan sonra üreme organları ve hormonların uyum içinde çalışmasının düzene girmesi zaman alır.
Adet Siklusları Çok Uzunsa?
Bazı kızlar yılda sadece 3–4 kez adet görür. Stres, ağır eksersiz, ani kilo kaybı ve diyet nedeni ile adet siklusları bu kadar uzun sürebilir. Bunun dışında hormonal dengesizlikler de bu sürenin uzamasına yol açar. Polikistik over sendromu adı verilen kilo fazlalığı, aşırı tüylenme ve adet düzensizliklerinin görüldüğü durumda yılda sadece 3-4 kez adet görülür.
Adet Siklusları Çok Kısaysa?
Stres, bazı tip egsersizler ve yaşam tarzınızdaki değişiklikler nedeni ile adet siklusları 21 günden daha kısa sürebilir. Bu durumda hekime başvurarak kontrolden geçmek gerekir. Fazla kanama kansızlığa neden olur. Kansız olan kişiler demir içeren besinlerden daha fazla yemeli veya demir hapları kullanmalıdır. Adet kanamalarının kaç günde bir olduğu, kanamanın kaç gün sürdüğünü, kanama miktarını ve kramp gibi şikayetleri not etmeniz hekime başvurulduğunda size yardımcı olur.
Bir Ay Adet Görmemek Önemli midir?
Stres, hastalık, kilo kaybı gibi nedenlere bağlı olarak birkaç ay adet görmeyebilirsiniz. Birkaç ay adet kanaması olmadığında hekime başvurulması gerekir.

Adet Kanaması Sırasında Ne Gibi Ürünler Kullanılmalıdır?
Adet kanaması sırasında en sık kullanılan ürünler pedlerdir. Bunlar iç çamaşırına yerleştirilen ve emiciliği fazla olan ürünlerdir. Bunlar adet kanını emerek, pedin iç katlarına alır. Bir diğer yöntem ise tampon kullanımıdır. Tampon ülkemizde çok yaygın kullanılmayan bir üründür. Genç kızlar için üretilmiş ve vajinanın girişindeki zara zarar vermeyen tipleri de vardır. Cinsel hayatı aktif olan kişiler tamponu daha rahat kullanır. Tampon kullanırken dikkat edilmesi gereken önemli noktalar vardır. Tampon kullanılması Toksik Şok Sendromu olarak adlandırılan önemli bir sağlık sorununa neden olabilir. Tampon kullanan kişilerin tamponu mutlaka 4–6 saatte bir değiştirmeleri gerekir.
Adet Kanaması Sırasında Denize Girilebilir mi?
Eskiden bu dönemde denize girilmemesi, spor yapılmaması ve normalde yapılan birçok aktiviteden uzak durulması gerektiğine inanılırdı. Gerekli korunma sağlandığında yüzme ve diğer sporlar yapılabilir. Ağrı ve krampları olan genç kızlar bu aktivitelerden kaçınmalıdır.
Premenstrual Sendrom (PMS) Nedir?
Premenstrual sendrom (PMS) birçok genç kızın karşılaştığı bir durumdur. Premenstrual Sendroma bağlı yakınmalar adet kanamasından 1–2 hafta önce başlar. Duygusal değişiklikler, göğüslerde ağrı ve hassasiyet, vücutta şişlik, sivilcelerin çıkması ve yorgunluk en sık görülen akınmalardır. Bu yakınmalar adet kanamasının başlaması ile geçer. PMS yumurtlama döneminden sonra görülür. Östrojen ve progesteron hormonları beraberce bu bulgulara neden olabilir. Şeker, kafein, tuz gibi belli başlı yiyeceklerin tüketimini azaltmak ve yeteri kadar dinlenmek önemlidir.
Adet Kanaması Sırasında Kramplara Ne Yol Açar?
Genç kızların bir kısmı adet kanaması başlamadan önce ve kanama sırasında karın ve kasık bölgesinde şiddetli ağrılardan yakınır. Bu kramplar genellikle hafif olmasına rağmen bazen genç kızların günlük yaşantısını devam ettirmesini engelleyebilecek kadar şiddetli olabilir. Genç kızların yarısından çoğu kramplardan yakınırken, her 7 genç kızdan birinde ağrılar çok şiddetlidir.
Adet kanaması ile rahmin iç tabakası dökülmeye başlar ve prostoglandin adı verilen maddeler salınır. Bunlar rahimdeki düz kasların kasılmasına neden olur. Rahimdeki düz kasların kasılması sırasında şiddetli kramplar hissedilebilir.
Prostoglandin düzeyleri bazen çok yükselir bu durum ağrının çok fazla olmasına neden olur. Rahim ile rahim ağzı arasındaki kanalın dar olduğu genç kızlarda bu kramplar daha şiddetli olur. Ayrıca stres de bu krampların şiddetini arttırabilir.
Adet Kanaması Sırasındaki Kramplara Başka
Yakınmalar da Eşlik Eder mi?
Bu kramplara baş ağrısı, bulantı, kusma, sık idrara çıkmak ve barsak hareketlerindeki değişikliklere bağlı ishal veya kabızlık eşlik edebilir.
Kramplar Nasıl Tedavi Edilir?
Yeteri kadar dinlenme, uyku ve düzenli egzersiz yapılması krampların şiddetini azaltır. Karın bölgesine sıcak pedlerin yerleştirilmesi de ağrıyı azaltabilir. Karın bölgesine sıcak su torbası uygulanabilir, fakat su çok sıcak olmamalıdır. Prostoglandin üretimini azaltan ağrı kesiciler kullanılabilir. Ağrı kesicileri kullanmaya kramplar şiddetlenmeden başlamak gerekir. Ağrı kesicileri kullanmaya tahmini adet kanamasından bir gün önce başlanması ve ilaca kanama başladıktan sonra 1-2 gün daha devam edilmesi önerilir.
Ağrı kesiciler adet kanamasının artmasına neden olur mu?
Aspirin dışındaki ağrı kesiciler kanamanın artmasına neden olmaz. Ağrı kesicileri kullanmadan önce hekime danışılması ve ilacın yan etkilerinin öğrenilmesi gerekir. Başkalarında herhangi bir probleme neden olmayan bir ilaç size zararlı olabilir.
Adet döneminde sigara içmek zararlı mıdır?
Sigara içmek sağlığınızı olumsuz etkiler. Yapılan bilimsel çalışmalarda sigaranın üreme sağlığını da olumsuz etkilediği gösterilmiştir. Sigaranın içerdiği nikotin kan damarlarının büzüşmesine ve organların oksijen ihtiyacının karşılanamamasına yol açar. Sigara adet düzenini bozar ve ileride çocuk sahibi olmayı zorlaştırabilir.
Adet kanaması sırasında pıhtıların gelmesi normal midir?
Kanamanın fazla ve krampların olduğu ilk günlerde pıhtıların gelmesi normaldir. Vücudunuzda pıhtılaşmayı önleyen faktörler üretilir. Kanamanın çok yoğun olduğu günlerde üretilen bu faktörler yetersiz kalabilir ve pıhtılaşma olur. Fakat her zamankinden büyük pıhtılar geliyorsa hekime başvurulması gerekir.
Adet kanamaları arasındaki dönemde de kanama olur mu?
Adet kanmaları arasındaki dönemdelekelenme şeklinde kanamalar olabilir. Bunun en sık görülen nedeni yumurtlama döneminde (yumurta çatladığında) görülen kanamadır. Bu durum endişelenmeyi gerektirmez. Üreme organlarındaki enfeksiyonlar ve tümörlerde kanamalara ve lekelenmelere yol açar.
Ergenlik Dönemi Niye Gecikir?
- En sık görülen neden yapısal gecikmedir. Araştırdığınızda ailenin diğer bireylerden bazılarının da ergenlik dönemine geç girdiği öğrenelir.
- Şeker, astım, böbrek hastalıkları gibi kronik hastalıklar,
- Beslenme bozuklukları,
- Hipofiz ve tiroid bezlerindeki bozukluklar,
- Genetik hastalıklar,
ergenlik döneminin gecikmesine neden olur.
Her 100 gençten birinde ergenlik dönemi gecikir. Bu durumda genç kızın ailesi ile beraber bir hekime başvurması ve gecikmen nedeninin belirlenerek tedavi edilmesi gerekir.